Tekirdağ’ın Malkara ilçesinde, 2 yaşındaki Sıla bebek, darp sonucu geçirdiği beyin kanaması sebebiyle yoğun bakıma alındı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, önceki gün bebeğin hayatını kaybettiğini açıkladı, ancak daha sonra düzeltme yapılarak bebeğin entübe durumda olduğu belirtildi. Sıla bebeğin durumu, olayın ardından başlatılan soruşturmanın seyrini etkiledi. Soruşturma kapsamında, bebeğin annesi B.Y., 18 yaşından küçük iki çocuk ve annesiyle birlikte yaşayan erkek ile birlikte zanlılardan birinin babası tutuklandı. Böylelikle tutuklu sayısı 5’e yükseldi.
Olayın nasıl geliştiğiyle ilgili bilgileri yeniden dikkate aldığımızda, Sıla bebeğin 5 Eylül’de oldukça rahatsızlandığı ve bu nedenle yakınları tarafından Malkara Devlet Hastanesi’ne götürüldüğü görülüyor. Hastaneye getirildiğinde vücudunda darp izleri saptanan bebek, beyin kanaması şüphesi nedeniyle Tekirdağ Dr. İsmail Fehmi Cumalıoğlu Şehir Hastanesi’ne sevk edilmiştir. Burada cereyan eden beyin ameliyatının ardından Sıla bebek, yoğun bakım ünitesine alınmıştır. Bebeğin cinsel istismara maruz kaldığı, adli tıp raporlarıyla kanıtlanarak ortaya konulmuştur.
Tekirdağ Barosu Başkanı Egemen Gürcün, basın toplantısında yaptığı açıklamada, bebeğin cinsel istismara uğradığını duyurdu. Gürcün, “Ne yazık ki, evladımızın cinsel istismara uğradığı adli tıp raporları ile kesinleşmiş durumda. Olay tarihinin 5 Eylül olduğunu ve 5’inden 8 Eylül’e kadar geçen sürede bebeğin hastaneye götürülmediğini belirtmek zorundayım. Bu süreçte annenin durumu fark etmesine rağmen delilleri kararttığı ve gizlediği iddia edilmektedir.” dedi. Buradan yola çıkarak, annenin tutuklanmasını gerektiren nedenlerin başında, çocuğunun sağlık durumunu gizlemesi ve bakım yükümlülüğüne aykırı davranması bulunduğu ifade edilmiştir. Ayrıca, Sıla bebeğin 5 yaşındaki ablası da olay sonrasında adli makamlar tarafından koruma altına alınmıştır.
Olayın ardından Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, Sıla bebekle ilgili yazılı bir açıklama yaptı. Bakanlık, “Entübe durumda bulunan bebeğin kardeşi devlet koruması altına alınarak psikososyal destek çalışmaları başlatılmıştır. Bakanlık olarak dava sürecine müdahil olarak suçluların en ağır cezayı almasının yakın takipçisi olacağız.” şeklinde ifadelerde bulundu. Bu açıklama, Bakanlığın mağdur çocukların ve ailelerin yanında yer almanın yanı sıra, adaleti sağlama konusundaki kararlılığını da ortaya koymaktadır.
Soruşturma ve davanın seyrinin nasıl ilerleyeceği belirsizliğini korurken, toplumda bu tür olayların önüne geçebilmek adına yapılan uyarılar ve önlemler ön plana çıkmaktadır. Özellikle çocukların cinsel istismarına ilişkin farkındalığın arttırılması ve idari mercilerin bu tür durumlara daha duyarlı olması oldukça önemlidir. Ancak, yaşanan bu olayı unutmayarak toplumsal bir refleks oluşturmak, benzer durumların bir daha yaşanmaması adına hayati bir önlem olacaktır. Bu tür travmatik olayların acı sonuçları, yalnızca mağdur çocuklar için değil, toplumsal yapının genel sağlığı açısından da büyük bir tehdit oluşturmaktadır.
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.