EGE Denizi’nde Santorini Adası çevresinde meydana gelen depremler, bölgedeki halk için büyük bir tehdit oluşturuyor. Bu durumun ardından İzmir’in Seferihisar ilçesinde, olası tsunami ve depremlere karşı acil durumlarda uyarılarda bulunulması amacıyla mobil siren sistemi yerleştirilmiştir. Bu sistem, Seferihisar’ın merkezindeki Mustafa Kemal Atatürk Meydanı’na konuşlandırılmış olup, çalışmaya başlamıştır.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından düzenlenen ‘Santorini Adası Sismik Aktivite ve Olası Risk Değerlendirme Toplantısı’nda, son günlerde bölgedeki sismik aktiviteler ve bunların oluşturduğu potansiyel riskler detaylı bir şekilde ele alınmıştır. Bu toplantıya AFAD, Maden Tetkik ve Arama (MTA), Meteoroloji Genel Müdürlüğü, Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü gibi çeşitli uzman bilim insanları ve araştırmacılar katılmıştır. Gelen açıklamalara göre, günümüzdeki sismik aktivite, Türkiye’nin kıyılarına yönelik büyük bir deprem, tsunami ya da volkanik patlama gibi tehlikeler doğurabilir.
Toplantı sonrasında, Ege Denizi’ndeki yoğun deprem fırtınasının etkileri dolayısıyla olası acil durumlar için halkın uyarılması amacıyla İzmir’e mobil siren sistemleri gönderilmiştir. Bu sistemlerden biri, Seferihisar ilçesindeki Sığacık Mahallesi’ndeki Mustafa Kemal Atatürk Meydanı’na yerleştirilmiştir. Siren sistemi, etrafı şeritle çevrilmiş ve üzerinde dört hoparlör bulundurmaktadır. Olası bir tsunami ya da acil durumda bu sistemle bölge halkına hızlı ve etkili bir şekilde uyarıda bulunulacağı bildirilmiştir. Mobil siren sistemi bu nedenle aktif bir biçimde çalışmaya başlamıştır.
İzmir dışında, Aydın’ın Didim ve Muğla’nın Datça ilçelerinde de kıyıya yakın bölgelerde benzer mobil siren sistemleri kurularak faaliyete geçmiştir. Bu sistemler, halkın güvenliğini artırmak ve olası bir felakete karşı hazırlıklı olmalarını sağlamak amacıyla kurulmuştur. Böylece, sismik aktivitelerin artış gösterdiği günümüzde, yerel yönetimlerin bu tarz önlemler alması, afetlere karşı bir önlem olarak büyük önem taşımaktadır.
Son olarak, bu hamleler, özellikle yaz aylarının yoğun turist akışına neden olduğu Ege Bölgesi için kritik bir önlem olarak öne çıkmaktadır. Oluşabilecek doğal afetlerde, erken uyarı sistemlerinin varlığı, hem yerel halkın hem de turistlerin güvenliğini sağlamak adına önem arz etmektedir. Ancak, halkın da bu sistemlerin işleyişine dair bilgilendirilmesi ve doğru bir şekilde uyarıları değerlendirmesi gerektiği unutulmamalıdır.
Haber ve görüntüler, Hüseyin Emre Gönüllü tarafından hazırlanan bir rapordur ve SEFERİHİSAR (İZMİR) bölgesinden gelmektedir.