Bayraklı’da Deprem Korkusu: Kaçak Yapılar Yükseliyor!
Görüntülenme Sayısı : 11

Bayraklı’da Deprem Korkusu: Kaçak Yapılar Yükseliyor!

19 Aralık 2025 13:13
Bayraklı’da Deprem Korkusu: Kaçak Yapılar Yükseliyor!
0

BEĞENDİM

İzmir Depreminin Ardında Kalan Dram: Bayraklı

İzmir’de 30 Ekim 2020’de yaşanan deprem, kentteki birçok hayatı derinden etkiledi. O gün, Bayraklı en ağır bedeli ödeyen ilçe oldu. Yıkılan binaların ardında kalan enkaz, kaybolan hayatlar ve geride bıraktığı tarifsiz acılar, kentin hafızasında silinmez izler bıraktı. Depremin ardından herkesin diline dolanan “deprem değil, bina öldürür” cümlesi, bu olayın gerçek yüzünü ortaya koyan bir anlam taşıdı.

Yükselen Yapılar: Pervasızlık ve Vicdansızlık

Günümüzde Bayraklı’da yeni inşaat projeleri hızla yükselmeye devam ediyor. Fakat gözle görülen bir gerçek var ki, bazı inşaatlar, aynı zamanda inşaat sektöründe pervasızlık, umursamazlık ve vicdansızlık gibi kavramların da yükselmesine neden oluyor. Depremin en yıkıcı şekliyle yaşandığı bu ilçede, hala kaçak ve eksik yapılar inşa edilmeye devam ediliyor. Üstelik tüm uyarılara, tutanaklara rağmen bu durum değişmiyor. Denetim firmaları eksikleri tespit etmiş, hataları kayıt altına almış fakat buna rağmen inşaatların devam ettiği iddiaları gündemde. Bu durum, evrensel değerlerin ne denli göz ardı edildiğinin bir göstergesi adeta.

Sorular ve Vicdan Terörü

Bu noktada sormak gerekiyor: Bu nasıl bir cüret? Bu nasıl bir sorumsuzluktur? Bayraklı’da, en çok can kaybının yaşandığı bir ilçede hala bu tür yapıların inşa edilmesi, insanlığı sorgulatıyor. Burada mesele sadece beton değil; mesele, insanların yaşamı! Kentin acı deneyimlerinden ders çıkartılmaması, toplumda büyük bir kaygı yaratıyor. Kimse bahanelere sığınma lüksüne sahip değildir. Çünkü Bayraklı, yaşanan acılarla bize çok şey gösterdi ve bu şehir bir daha aynı acıyı kaldıramaz. O insanlar, bir kez daha enkaz başında umutla beklemek zorunda kalmamalıdır.

Denetimlerin Anlamı ve Sorumluluk

Eğer hala ders alınmadıysa, eğer hala vicdanlar susturuluyorsa ve eğer hala “denetim varmış gibi” yapılıyorsa, o zaman asıl enkaz, betonun altında değil, bu düzenin içinde demektir. Bu gerçek, yalnızca bir inşaat değil, toplum olarak da bizlere bir sorumluluk yüklüyor. “YETER!” demek, burada yapılması gereken en önemli eylem. Bayraklı’daki bu duruma karşı durmak, artık herkesin görevi.

Sonuç ve Gelecek İçin Umut

Toplumun her kesiminin, bu duruma müdahil olması ve değişim için bir adım atması gerekmektedir. Zira, her geçen gün insan hayatının depremlerle birlikte tehdit altında olduğu gerçeği, göz ardı edilemez. Çevremizde dönen olaylara kayıtsız kalmamalı, can güvenliğini tehlikeye atan uygulamalara ve yapılaşmalara karşı sesimizi yükseltmeliyiz. Bayraklı, sadece bir ilçe değil; aynı zamanda bir ders, bir uyanış ve bir umut kaynağı olmalıdır. Bu anlamda, geleceğe yönelik atılacak adımların insana değer verilerek atılması, hepimizin sorumluluğudur.

En az 10 karakter gerekli