İzmir’de yaşanan olumlu bir gelişme, karın duvarında kapanma problemi yaşayan Deniz Kaan bebek üzerinden gözler önüne serildi. 34 haftalıkken dünyaya gelen Deniz Kaan, bağırsak ve karaciğeri vücudunun dışında bulunarak doğdu. Ancak ailesinin kararlılığı ve doktorların özverili mücadelesi sayesinde sağlığına kavuştu. Bu hikaye, anne ve babanın azmi ile tıbbi uzmanların çabalarını birleştiren umut dolu bir anlatıma sahip.
Burdur’da yaşayan Serkan Kurnaz ve eşi Bilge Kaplan Kurnaz, hamileliğinin 11. haftasında rutin kontroller sırasında bebeğe omfalosel tanısı konuldu. Omfalosel, bebeğin gelişimi sırasında bazı organlarının karın duvarının dışında bulunması durumu olarak tanımlanabilir. İlk başta bazı doktorlar, bebeğin yaşama şansının düşük olduğunu belirterek gebeliğin sonlandırılmasını önerdiler, ancak Anne ve Baba, bu zor duruma rağmen bebeklerini dünyaya getirme kararı aldılar.
Aile, bir yakınının tavsiyesi ile İzmir’deki Bazekol Çiğli Hastanesi’nde görevli Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Doç. Dr. Halil Gürsoy Pala’ya yöneldi. Bebeğin anne karnındaki gelişimi burada takip edildi. Doğumun ardından, Deniz Kaan adı verilen bebek, Medical Point Hastanesi Çocuk Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Emre Divarcı tarafından gerçekleştirilen iki başarılı ameliyatla iç organları karın boşluğuna yerleştirildi.
Baba Serkan Kurnaz, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bebeğinin nadir görülen bir rahatsızlığı bulunduğunu öğrendikleri anı hatırlatarak, “Hamilelik süresince zorlu günler yaşadık. Ancak şu anda oğlumuzun sağlık durumu her geçen gün iyiye gidiyor,” dedi. Eşinin sağlık durumuna ilişkin tıbbi önerileri dinleyip bazı doktorların görüşlerine karşı kendi istekleri doğrultusunda mücadele etmeye karar verdiklerini belirten Kurnaz, bu süreçte yoğun bakımda devam eden tedavi sürecinin devam ettiğini ifade etti.
Anne Bilge Kaplan Kurnaz ise yaşadıkları zorlu süreci gözyaşlarıyla anlattı. Doktorların “bebeğinizi aldırın” önerisiyle adeta yıkıldığını ifade eden Kurnaz, “Yol uzun ama sabır gerektiren bir süreç,” diyerek yaşadıkları zorlukları dile getirdi. Bebeğini sürekli takip ettiklerini ve kuvözde gördüğünde hissettiği duyguların farklı olduğunu söyleyen Kurnaz, “Şu an tek istediğim onunla sarılmak, dokunabilmek,” ifadelerini kullandı. Bilge, her gün bir günlük tuttuklarını ve bu süreci bu şekilde belgelendirdiklerini belirtti.
Doç. Dr. Halil Gürsoy Pala, omfaloselin erken dönem ultrason muayenesinde tespit edilebildiğini ve eğer bebekte herhangi bir genetik hastalık veya ek anormallik bulunmadığı sürece doğum sonrası etkili bir tedavi ile sağlığına kavuşabildiğini aktardı. Ameliyat sonrası ise Prof. Dr. Emre Divarcı, doğumda karın ön duvarında 10 santimetrelik bir açıklığın bulunduğunu ve bebeğin 2 bin 100 gram doğduğunu söyledi. Divarcı, “Doğum sonrası hastanemize geldi. “Evreli onarım” dediğimiz iki ameliyat geçirdi. Karın duvarındaki defekt büyüktü ve bunu kapatmak için önce bir yama koyduk. Yamayı daralttıktan sonra ikinci ameliyatını yaptık. Şimdi tüm süreç tamamlandı ve beslemeye başladık.” ifadesini kullandı.
Sonuç olarak, Deniz Kaan bebek ve ailesinin hikayesi, tıbbi uzmanlarının yetkinliği ve ailenin inancı ile birleştiğinde umut dolu bir başarı hikayesine dönüştü. Bu zigzaglı yolculuk, benzer durumları yaşayan ailelere cesaret vermektedir.