MEDYA EGE – İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Lideri Özgür Özel, başlattığı boykotu genişletme kararı almış durumda. Özellikle Maltepe’deki mitinginde, iktidara yakın iş insanı Ferit Şahenk’in sahibi olduğu Doğuş Grubu’na yönelik bir boykot çağrısı yaparak, grubun bünyesindeki öne çıkan otomobil markalarını hedef aldı. Bu markalar arasında Volkswagen, Audi, SEAT, Škoda, Bentley, Lamborghini, Bugatti, Porsche ve Scania bulunuyor.
Boykot çağrısının ardından, Kemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Türkmen’in kullandığı makam aracı da gündemde önemli bir yer edindi. Başkan Türkmen’in, Doğuş Grubu’na ait olan Skoda marka Superb L&K Crystal Model makam aracını gelecekte ne yapacağı merak konusu oldu. Bu durum, kamuoyunda özellikle dikkat çekti ve vatandaşlar, Başkan Türkmen’e “Genel başkanın sözünü dinleyip makam aracını satacak mısın?” şeklinde sorular yöneltmeye başladı.
BAŞKAN TÜRKMEN’İN LÜKS MAKAM ARACI
Öte yandan, Kemalpaşa Belediyesi’nin şirketi KEM-BEL tarafından temin edilen bu lüks makam aracı, daha önceki araçlar olan eski Volkswagen Passat ve VIP Makam Minibüsü’nün satışından elde edilen gelirle alınmıştı. Kemalpaşa Belediye Başkanı Mehmet Türkmen’in, Özgür Özel’in başlatmış olduğu boykot çağrısına nasıl bir yanıt vereceği ise oldukça büyük bir merak oluşturmakta. Bu durum, önümüzdeki yerel seçimler ve mevcut siyasi atmosfer değerlendirildiğinde, daha da önemli hale geliyor.
Şu an için Başkan Türkmen’in bu konuda atacağı adımlar, hem parti içindeki dinamikler hem de halkın beklentileri göz önünde bulundurulduğunda kritik bir önem taşıyor. Halkın tepki gösterdiği ve boykot edilen markaların kullanımı, bir yerel seçim öncesi siyasi konjonktür içerisinde de önem arz etmektedir.
Özgür Özel’in çağrısının, sadece bir boykot çağrısı olarak kalmayıp, siyasetteki dengeleri değiştirebilecek bir etki yaratıp yaratmayacağı merak ediliyor. Yerel yönetimlerin bu tür kararlara nasıl karşılık verecekleri ve özellikle de Başkan Türkmen gibi isimlerin bu durumu nasıl yönetecekleri, siyasi gündemin önemli bir parçasını oluşturuyor. Bu durum, yerel siyasetle ulusal siyaset arasında bağ kuran bir örnek teşkil ediyor.
Bu süreç içerisinde, CHP’nin genel politikaları ve yerel uygulamalarının nasıl şekilleneceği de büyük önem taşıyacak. Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması ardından gelişen bu olaylar, parti yönetimi içinde bir yön belirleyici olabilir ve Türkiye’deki siyasi iklimin nasıl evrileceğine dair önemli ipuçları verebilir.