İsrail ordusu, İran’ın nükleer programına karşı bir “önleyici saldırı” başlattığını duyurdu. Açıklamada, “İsrail Hava Kuvvetleri’ne ait onlarca savaş uçağı kısa süre önce açılış darbesini vurdu. Bu saldırılarda, aralarında nükleer hedeflerin de bulunduğu birçok askeri hedefin vurulduğu” belirtildi. İsrail yönetiminin bu özel askeri operasyonu, İran’ın artan tehditlerine yanıt vermek ve bu ülkenin nükleer programını hedef almak amacıyla gerçekleştirdiği ifade edildi.
İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) tarafından yapılan açıklamada, İran’ın Orta Doğu’daki vekil güçlerini kullanarak terör faaliyetlerini finanse edip yönlendirdiği ve aynı zamanda nükleer silah edinme yolundaki sürecini hızlandırdığı iddia edildi. İran’ın, İsrail’e yönelik doğrudan ve dolaylı saldırılarda bulunduğu, bu bağlamda yüzlerce füze ve insansız hava aracı gönderdiği vurgulandı. Açıklamada, “İran rejimi, İsrail’i yok etmeyi açık hedef olarak ilan etmiştir. Bu söylem, Orta Doğu’daki vekil güçlerle harekete geçirilmeye çalışılmaktadır” denildi.
İsrail, İran’ın nükleer silahlara erişiminin yalnızca kendi ulusal güvenliğini tehdit etmediğini, tüm dünya için de büyük bir tehlike oluşturduğunu belirtti. Bu tür bir gelişmenin önlenmesi için gerekli adımların atılacağı ifade edildi. Açıklamada dikkat çekilen diğer bir nokta, İran’ın nükleer silaha her zamankinden daha yakın bir konumda olduğu oldu. İlgili yetkililer, İsrail’in kendisini yok etmeyi hedefleyen bir rejimin nükleer silahlara sahip olmasına müsaade etmeyeceğini vurguladı.
İsrail İç Cephe Komutanı Tümgeneral Rafi Milo, bu yeni döngü çerçevesinde halkını korumak amacıyla önemli uyarılarda bulundu. Milo, özellikle İran’ın olası karşı saldırıları konusunda geniş çaplı güvenlik önlemleri alınması gerektiğini belirtti. “Güvenli odalar, sığınaklar ve eğitim kurumları gibi korunaklı alanlara yönelmek büyük önem taşımaktadır” dedi. Yeterli güvenli alan bulunmadığı takdirde, halka merdiven boşlukları veya iç odalara sığınmaları tavsiye edildi.
Milo, “Her vatandaş, çevresindeki en korunaklı alanın neresi olduğunu bilmelidir. Uyarı alındığında korunaklı alanlara girilmeli ve ikinci bir emre kadar orada kalınmalıdır. Hareketler ve yolculuklar en aza indirilmelidir. Önümüzde zorlu ve yoğun günler var. İsrail’i korumak ve savunmak için birlikte güçlü ve hazırlıklıyız” ifadelerini kullanarak, halkın dikkatli olması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, güvenlik önlemlerinin hassasiyetine ve disiplinli bir yaklaşımın gerekliliğine dikkat çekti.
Özetle, bu gelişmeler, bölgedeki gerilimin arttığı bir dönemde gerçekleşiyor ve İsrail’in güvenlik politikaları üzerine ciddi bir etki yaratabilir. İran’ın nükleer silah edinme çabaları, mevcut durumu daha da karmaşık hale getirirken, her iki ülke arasında olası bir çatışmanın önünü açma potansiyeline sahip. “İran’ın nükleer programına yönelik yapılan bu saldırı, İsrail tarafından bir savunma mekanizması olarak değerlendirilirken, uluslararası camiada yankı uyandırabilir. Her iki ülke arasındaki bu gerilim, bölgesel güvenlik dinamiklerini de ciddi ölçüde etkileyebilir.