Son günlerde artan hava sıcaklıkları, İzmir Körfezi’nde farklı türlerdeki mikroorganizmaların ani patlamalarına neden oldu. İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü konu hakkında açıklamalarda bulundu. İZSU Genel Müdürlüğü, Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Körfez Şube Müdürlüğü tarafından körfezde meydana gelen renk değişimlerini izlemektedir.
Hava sıcaklığındaki ani artışlar, deniz suyu yüzey sıcaklığını da yükseltiyor. Bu durum, farklı türlerdeki mikroorganizmaların patlamalarına yol açmaktadır. Mikro ve makro alg patlamaları, deniz yüzeyinde suyun rengini değiştirerek kırmızı, sarı, beyaz veya yeşil renkli tabakalar oluşturmaktadır. Özellikle İzmir Körfezi gibi sığ ve su sirkülasyonunun az olduğu bölgelerde, yüksek hava sıcaklıklarına bağlı olarak dönemsel dalgalanmalar yaşanabilmektedir. Bu durum, dalga ve rüzgar etkisinin az olduğu bölgelerde daha belirgin bir şekilde görülmektedir.
İZSU Genel Müdürlüğü, Ege Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi ve TÜBİTAK MAM uzmanları ile iş birliği içinde çalışarak plankton türlerinden numuneler almaktadır. Bu numuneler üzerinde gerekli incelemeler yapılmakta ve mikroorganizmaların türleri belirlenmektedir. Şu ana kadar yapılan incelemelerde, görülen planktonların deniz kirliliği ile bir ilgisinin bulunmadığı belirlenmiştir. Bu durum, sadece hava sıcaklığındaki ani artışlar ve su sıcaklığındaki değişimlerden kaynaklanmaktadır.
İZSU Genel Müdürlüğü, Körfez’de meydana gelen mikroorganizma patlamalarının çevresel etkilerini sürekli olarak izlemekte ve gerekli önlemleri almaktadır. Bu sayede, deniz ekosistemi üzerinde oluşabilecek olumsuz etkilerin minimize edilmesi amaçlanmaktadır. Ayrıca, halkı da konu hakkında bilinçlendirmek ve doğru bilgilerle donatmak amacıyla bilgilendirme çalışmaları yürütülmektedir.
Sonuç olarak, İzmir Körfezi’nde yaşanan mikroorganizma patlamaları, hava sıcaklığındaki değişimlerden kaynaklanmaktadır ve çevresel olarak deniz ekosistemini etkileyebilmektedir. Bu nedenle, sürekli izleme ve önlemler alınarak olumsuz etkilerin en aza indirilmesi önem taşımaktadır.