12 Temmuz tarihinde İzmir’in Konak ilçesine bağlı Alsancak Mahallesinde yaşanan şiddetli sağanak yağmur sırasında İnanç Öktemay ve Özge Ceren Deniz elektrik akımına kapılarak hayatlarını kaybetmişlerdir. Bu trajik olayın ardından savcılığın yürüttüğü soruşturma sırasında ilginç gelişmeler yaşanmıştır. CHP İzmir Milletvekili Rıfat Nalbantoğlu, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda İzmir Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (İZSU) çalışanlarının gözaltına alınmaya çalışıldığını iddia etmiştir. Bu duruma tepki gösteren diğer CHP üyeleri de yaşananların üzerine gitmişlerdir.
CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, olayın üzerinden çok kısa bir süre geçmesine rağmen, siyasi oyunlarla ve kurumlara baskı yaparak gerçek suçluları korumaya çalışmamaları gerektiğini belirtmiştir. Elektrik Mühendisleri Odası’nın raporu, elektrik şirketinin bölgedeki tesisat işlerini ve onarımlarıyla ilgili dikkat çekici detaylar içermektedir. Bölge esnafının daha önce defalarca aynı arıza için şirketi aramasına rağmen giderilmeyen hatalar ve kaçakları gözler önüne serilmektedir. Aslanoğlu, suçluların rapor ve tanıklar tarafından belirlendiği bu durumda hükümeti suçlamak yerine gerçek sorumluların cezalandırılmasını savunmuştur.
Rıfat Nalbantoğlu, İZSU çalışanlarının gözaltına alınmaya çalışıldığını iddia ederek, haksız bir algı oluşturulmaya çalışıldığını belirtmiştir. İZSU ve Büyükşehir fen işlerinin raporlarına göre sorumlunun GDZ elektrik dağıtım şirketi olduğu açıkça ortaya çıkmaktadır. Ancak siyasi bir tutumla İZSU çalışanlarına yönelik gözaltı kararının idari bir önlem olmadığı ifade edilmiştir.
Sevda Erdan Kılıç ise, Gediz Elektrik’in yapım tekniklerine uymayan hatlar döşediği ve izolasyon hataları yaptığı için yaşanan bu trajedinin sorumlusu olduğunu belirtmiştir. Elektrik Mühendisleri Odası’nın raporu ve esnafların ifadelerine rağmen suçun üstünü örtmek ve suçluları korumak için siyasi bir oyunun oynandığını savunmuştur.
Tüm bu gelişmelerin ardından, olayın sorumlularının bulunması ve bir daha benzer acıların yaşanmaması için etkin bir soruşturmanın yapılması çağrısı yapılmıştır. İnsan hayatının değerinin her şeyden önemli olduğu vurgulanarak, sorumluların adalet önünde hesap vermesi gerektiği belirtilmiştir. Bu trajik olayın üzerinin kapatılmasına izin verilmeyeceği ve suçluların cezalandırılacağı sözü verilmiştir.