Şiddet Artışına Karşı Toplumsal Direniş Çağrısı
Görüntülenme Sayısı : 830

Şiddet Artışına Karşı Toplumsal Direniş Çağrısı

ABONE OL
7 Ekim 2024 22:26
Şiddet Artışına Karşı Toplumsal Direniş Çağrısı
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Son bir ay içerisinde Türkiye’de meydana gelen olayların ciddiyeti ve bunların toplum üzerinde yarattığı etkiler, Diyarbakır ve İstanbul gibi farklı şehirlerde yaşanan trajik olaylarla bir kez daha gün yüzüne çıkmıştır. Başkan Mustafa Turan, Narin adındaki genç kızın Diyarbakır’da kaybedilmesi, İstanbul’daki Şeyda Yılmaz kardeşimizin şehit olması ve yine İstanbu’da yaşanan son derece üzücü olaylar hakkında derin bir üzüntü içinde olduklarını ifade etmiştir. Bu olayların temsil ettiği kayıplar, toplumda kadınların sokağa yalnız çıkma noktasına gelerek hissedilen korkunun ve her geçen gün artan kadın ve çocuklara yönelik şiddetin ne denli bir tehdit oluşturduğunun altını çizmektedir. Bu durumu, yaşanılan derin ekonomik krizle bir arada değerlendirdiğinde, Türkiye’nin karşı karşıya olduğu tehlikenin büyüklüğü daha da anlaşılır hale gelmektedir.

Başkan Turan, mevcut durumu değiştirmek gerektiğini vurgulayarak, her yeni cinayetin öncekileri unutturduğu ve şiddetin bir tür normalleşme sürecine girdiğini belirtmiştir. Bu tür bir tablonun kimse için kabul edilemez olduğunu ifade ederek, şiddetin her türlü biçimini lanetlediklerini açıklamıştır. Ancak, sadece lanetlemenin yetersiz olduğu düşüncesindedirler. Eğitim ve yargı sistemlerinde köklü değişiklikler yaparak, şiddeti kabul etmeyen, caydırıcı cezalar uygulayan ve insan onuruna yakışan bir düzenin inşa edilmesi gerektiğine dikkat çekmiştir.

Bu noktada, devletin vatandaşların can güvenliğini sağlamak gibi önemli bir sorumluluğu bulunduğunun altını çizen Turan, aile kurumunun da büyük bir taşınma payı olduğuna inanıyor. Çocukları; doğa, insan ve en önemlisi yurda sevgiyle yetiştirmeleri gerektiğini vurgulayarak, ailesel eğitiminde ciddi bir değişim çağrısında bulunmaktadır. Toplumun, böyle trajik olayları bir daha yaşamaması için herkesin üzerine düşen rolü yerine getirmesi gerektiğini belirtmiş ve “KADINA VE ÇOCUĞA DOKUNMA” diyerek vicdanlara seslenmiştir.

Bu doğrultuda, Türkiye’de kadın ve çocuklara yönelik şiddeti önleyici yasaların ve politikalarının güçlendirilmesi, eğitim sisteminin bu konuya duyarlı bir hale getirilmesi ve kamuoyunun bilinçlendirilmesi öncelikli hedefler arasında yer almalıdır. Aileden başlayarak topluma yerleşmesi gereken bir duyarlılıkla, herkesin bu konuyu sahiplenmesi ve gerekli adımları atması önem arz etmektedir. Süregelen bu olumsuz durumlar karşısında, tüm kesimlerin birlikte hareket etmesi ve her bireyin insan onuruna saygı duyması gerektiği konusunda bir birlik oluşturulması kaçınılmazdır.

Sonuç olarak, toplumsal huzurun sağlanması, bu tür acıların bir daha yaşanmaması için birlik ve beraberlik içinde hareket edilmesi zaruridir. Bu, yalnızca devletin değil, toplumun tüm kesimlerinin ortak bir sorumluluğu olarak karşımıza çıkmaktadır. Başkan Turan’ın çağrısı, yalnızca bir tepki değil, aynı zamanda geleceği şekillendirmek adına önemli bir adım olarak değerlendirilmeli ve toplumun her kesimi tarafından desteklenmelidir.

En az 10 karakter gerekli