Narin İçin Türkiye Genelinde Yas Var!

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Merkez Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos’ta kaybolan 8 yaşındaki Narin Güran, büyük bir üzüntü ile anılan bir olayın merkezinde yer aldı. Narin’in cansız bedeni, 8 Eylül 2023 tarihinde Eğertutmaz Deresi’nde bulundu. Olayın ardından gerçekleştirilen otopsi işlemleri sonucunda, küçük kızın cenazesi 9 Eylül’de defnedildi. Narin’in vefatı, Türkiye’nin dört bir yanından insanları derinden etkiledi. Özellikle kadınlar ve çocuklar, 10 gün boyunca Narin’in mezarını ziyaret ederek ona son görevlerini yerine getirdiler.

Mardin’den gelen Diyar Emer ve eşi, Narin Güran’ın mezarını ziyaret etti. Ziyarette bulunduklarında Fatiha okuduklarını belirten Emer, duygularını şu sözlerle dile getirdi: “İçimizi rahatlatmak istedik. Derler, toprağa dokununca bir nebze de olsa insanın yüreği soğurmuş. Narin ölmedi, insanlık öldü. Buradaki küçük bir beden değil de insanlığı biz toprağa gömdük. Hiçbir sebep, hiçbir sorun bir insanı, hele ki küçük, günahsız bir insanı öldürmeye veya toprağa gömmeye teşkil etmez.” Bu sözler, Narin’in vefatının yarattığı derin acıyı ve toplumsal bir eleştiriyi yansıtırken, aynı zamanda insanlığın ortak bir paydası olan empati ve dayanışmayı da ön plana çıkarıyor.

Adana Yüreğir’den gelen bir başka ziyaretçi olan Veysi Ekin ise yaşananları anlatırken, hissettiği çaresizliği ve üzüntüyü dile getirdi. Ekin, “Söylenecek bir şey yok. Küçücük bir çocuk, 8 yaşında. Şu an duygularımı bile ifade edemiyorum,” diyerek olayın trajedisinin ağırlığını vurguladı. Ailesiyle birlikte Adana Yüreğir’den kızlarını üniversiteye bırakmaya geldiklerini belirten Ekin, Narin’in mezarını ziyaret etme kararı aldıklarını söyledi. “Allah, rahmet eylesin, Allah mekanını cennet eylesin. İnşallah bundan sonra böyle şeyler yaşanmaz,” ifadeleriyle de, toplumun daha temiz ve huzurlu bir geleceğe ulaşmasını dile getirdi.

Narin Güran’ın vefatı, yalnızca bir ailenin değil, tüm Türkiye’nin ortak bir yasını paylaştığı bir olay haline geldi. Narin gibi masum bir çocuğun hayatını kaybetmesi, toplumda büyük bir üzüntü ve öfke yarattı. İnsanlar, böyle bir olayın bir daha yaşanmaması için toplumsal bir çağrı yaparken, aynı zamanda insanın özündeki değerleri hatırlamayı da amaçlıyor. Bu tür trajik olaylar, toplumun vicdanını sarsarak, basit birer ziyaretin ötesine geçip insanların düşüncelerini ve eylemlerini yeniden sorgulamalarını sağlıyor.

Narin’in mezar ziyaretleri, bir anlamda sorunların ve acıların paylaşılması noktasında bir araya gelen insanların dayanışmasının da bir ifadesi. Ziyaretçilerin, bu tür durumlarda nasıl hissettiklerini ve toplum olarak nereye yönelmemiz gerektiği üzerine düşündüren bir olay olarak Narin Güran’ın vefatı, ilerleyen günlerde de anılmaya devam edeceği anlaşılıyor. Bu trajik olay, hem kaybedilen bir hayatın anısı hem de herkesin önüne düşen derin bir sorumluluk ve güncel bir durum olarak kalmaya devam edecek.